Çerkesler de Türkiye’de Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP) adıyla siyasi parti kurdu


ÇDP kurucu Genel Başkanı Kenan Kaplan, "ÇDP üreteceği özgün projeler ve önerilerle devleti tam demokratik bir yapıya dönüştürmek amacıyla kurulmuştur" diye kaydetti.

Çerkes Hakları İnisiyatif'i üyeleri tarafından kuruluş çalışmaları yürütülen Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP) bugün itibariyle siyasi hayatına başladı.

Sabah saatlerinde İçişleri Bakanlığına kuruluş dilekçesini veren ÇDP kurucuları, konuya ilişkin açıklama yaptı. ÇDP kurucu Genel Başkanı Kenan Kaplan, partisinin kuruluşuna ilişkin ÇDP Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamaya ÇDP yöneticilerin de katıldı. Kaplan, "Bugün itibariyle tüm Türkiye halklarının ve toplumsal kasemlerin kendilerinin ifade edebileceği, taleplerinin mücadelesini verebileceği yeni bir siyasi platform olarak ÇDP'yi kurmuş bulunmaktayız" dedi.

'ULUSALCI DEVLET ANLAYIŞI TASFİYE EDİLMELİ'

Türkiye'de 1980 darbesinden sonra oluşan anti-demokratik, ulusalcı devlet anlayışını tasfiye etmek için ÇDP'yi kurma kararı aldıklarını belirten Kaplan, "ÇDP üreteceği özgün projeler ve önerilerle devleti tam demokratik bir yapıya dönüştürmek amacıyla kurulmuştur" ifadelerini kullandı.

Kaplan, ÇDP olarak, demokrasinin sınırlanmaya tutulmamasını savunduklarını kaydetti.

'MÜSLİM-GAYRİ MÜSLİM TASNİFLERİNİ REDDEDİYORUZ'

Türkiye'deki Çerkesler, Lazlar, Boşnaklar, Gürcüler, Arnavutlar ve Pomaklar gibi azınlıkların partisi olacaklarını savunan Kaplan, "ÇDP, azınlığı Müslim-gayri Müslim ekseninde tasniflenmesini kesinlikle reddeder. ÇDP, tüm etnik kimliklerin eşit olduğun ve eşit haklara sahip olacağı çok kültürlü , tam demokratik bir toplum düzeninin savunur" dedi konuştu.

Kaplan, Türkiye'nin demokratikleşmesi ve etnik-kültürel sorunların çözümünün sadece Türkler ile Kürtler arasında çözülecek bir sorun olarak algılanmasının doğru görmediklerini belirterek, Türkiye'de yaşayan bir çok etnik grubun etnik ve kültürel sorunların çözülmesi sürecine fiilen katılamadıklarını ve bu sorunu ortadan kaldırmak istediklerini belirtti.

ÇDP'NİN PROGRAMINDAN

Türkiye halklarının, eşitlik, kardeşlik, adalet, saygı ve sevgi zemininde oluşturacağı birliktelik, toplumsal barışın tesisi için vazgeçilmez bir ön koşuldur.

Ancak bu toplumsal barış, çoğulcu, özgürlükçü, demokratik ve hukuku üstün tutan bir siyasal sistemle ancak ayakta tutulabilir.

DÇP ülke sorunlarına yönelik çözüm önerilerini, bu ön kabulün ışığında, aşağıda yer alan temel ilkeler çerçevesinde oluşturur.

- Hukukun üstünlüğü esastır. Hukuk önünde herkes eşittir. Anayasa, temel hak ve özgürlükleri genişletmeli, farklılıkları bir arada tutabilen bir yurttaşlık hukukunu desteklemelidir.

- Devlet egemenlerin değil, milletin hizmetinde olmalıdır. Devletin temel görevi vatandaşlarının can ve mal güvenliği ile doğal hak ve özgürlüklerini korumaktır. Bunun dışındaki her türlü düşünceye nötr ve eşit mesafede durmalıdır. Çağdaş devlet ‘’anayasalı’’ değil, ‘’anayasal’’ devlettir.

- Azınlık kavramı, ana kitle içinde, ırk, dil, din, kültür olarak az olana işaret eder. Azınlıkların kendilerini farklı kılan özelliklerinin korunması pozitif ayırımcılıkla mümkündür. Çoğulcu Demokratik Düşünce’nin de gereğidir.

- Çok kültürlülük korunmalıdır. Seçilmiş bir kimliğin üste çıkartılarak, gerek isim, gerek içerik olarak diğer kimliklere egemen kılınmaya çalışılması kabul edilebilir değildir. Tüm kimlikler eşit düzeyde saygındır, aralarında hiyerarşi oluşturularak “alt kimlik”- “üst kimlik” tasnifi yapılamaz.

Tüm kimliklerin yaşama ve kendini geliştirme hakkı vardır.

- Her türlü istismar suçtur. Özel yaşam dışında tüm alanlarda şeffaflık hakim olmalıdır. Kamu adına yetki alanlar hesap verme sorumluluğunu da üstlenmelidir.

- Soykırım ve sürgün insanlık suçudur, hiç bir şekilde zaman aşımına uğratılamaz. Hangi gruba karşı olursa olsun, ne zaman işlenirse işlensin her türlü soykırım ve sürgün girişimiyle mücadele edilmeli, geçmiştekiler de dahil oluşturduğu tüm mağduriyetler giderilmelidir.

- Herkes din ve inancını  seçmekte özgürdür. Din ve inanç özgürlüğü kısıtlanamaz veya istismar edilemez.

- Toplumsal ve politik yaşamda kadın ve erkek eşittir. Ancak belirli alanlarda geri tutulan ve dışlanan kadınlara pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır.

- Gençler toplumun geleceğidir. Gençliğin eğitim haklarına kısıtlama getirilemez.  Siyasete aktif şekilde katılımları teşvik edilmeli, ülkenin geleceğine müdahil olmaları sağlanmalıdır.

- Doğa ve çevreye saygılı olunmalı, korunması ve toplumsal duyarlılığın artırılması için mücadele edilmelidir.

- Her türlü çalışmada bilim rehberdir. Bilgi artırılıp yaygınlaştırılmalı ve bilgi üretim süreçlerine toplumsal katılım teşvik edilmelidir.

-Siyasette kullanılan üslup, ciddi, samimi, empatik ve etik değerleri gözetmelidir.

HEDEFLER

- Partimiz, hukukun üstünlüğüne dayalı çoğulcu demokrasi anlayışını Türkiye’nin siyasal yaşamına hakim kılarak, eşitlikçi, adaletli, özgürlükçü bir siyasal düzenin kurulması için mücadele eder.

Anayasa

- Partimiz, temel felsefesi bireyin özgürlüğü ve doğuştan gelen haklarının korunması olan; yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığını hedef almış bir Anayasa’nın işlerlik kazanmasını hedefler.

Demokrasi

- Partimiz toplumda çeşitliliği savunur. İnsanların gelecek ufkunu daraltan, aynı zamanda bir baskı aracı işlevi gören tektipleştirmeye karşıdır. Herkesin kendisini ifade edeceği ve yaşama alanı bulacağı demokratik bir ortamın kurulmasını hedefler.

- Partimiz, vatandaş-devlet ilişkilerinin katılımcı demokrasi ilkeleri ışığında yürütülmesini, tüm farklılıkların kendini özgürce ifade edebileceği siyasi ve idari modellerin geliştirilmesi ve yürürlük kazanmasını hedefler.

- Başlatılan demokratikleşme sürecinin sadece Türklerle Kürtler arasında halledilecek bir sorunmuş gibi ortaya konulmasına karşıdır.  Süreçten fiilen dışlanan Çerkesler, Lazlar, Boşnaklar, Gürcüler, Arnavutlar, Pomaklar, v.d. etnik gruplar ile inanç gruplarının demokratik haklarının kazanılması için özellikle mücadele eder. Etnik kimlik meselesini demokratik mücadelenin ayrılmaz ve pazarlık konusu yapılamaz bir parçası olarak görür.

Dış Politika

Partimiz antiemperyalist olmayı ve bağımsızlığı onurlu olmanın gereği sayar. Bağımsızlığı gölgeleyecek, himayeci hiç bir girişimi kabul etmez.

Dış politikada güçlüden, değil haklıdan; zalimden değil mazlumdan yanadır. Önce adaleti, sonra karşılıklı çıkarlara dayalı ilişkileri gözetir.

Ekonomi

- Toplumsal refahın artması ancak yatırımların, dolayısıyla üretimin ve devamı olarak da dış satımın artırılması ile mümkündür.

Partimiz, yatırım, üretim ve dış satımın artırılması için en uygun ortamı sunan serbest piyasa ekonomisi politikalarını benimser. Yanı sıra ekonomik gelişimi kemiren enflasyon ve işsizlikle kararlı bir şekilde mücadeleyi ulusal görev kabul eder.

Eğitim

- Gerçek demokrasinin bir ülkeye yerleşebilmesinin ön koşulu eğitimdir. Eğitim, çocuklarımıza ve gençlerimize şahsiyet kazandırmalı, bir meslek sahibi yapmanın yanı sıra, bilimsel ve özgür düşünebilme yeteneklerini de geliştirmelidir. Herkes yetenekleri doğrultusunda istediği branşta en yüksek düzeyde eğitim alabilmelidir.

- Partimiz bütün anadilleri korunması gereken bir zenginlik olarak görür, anadili öğrenme ve öğretmenin sadece bireysel değil, toplumsal bir hak olduğunu kabul eder. Bu nedenle bu hakkı kullanmak isteyenlere örgün eğitim sistemi içinde alan açılmasını savunur.

- Ülkenin resmi dili Türkçedir. Ancak bu yerel dillerde eğitim yapılmasına mani değildir. Talepler doğrultusunda müstakil okullar kurularak eğitim ve öğretim halkların kendi dillerinde de yapılabilir.

Sivil Toplum

- Partimiz çoğulcu demokrasinin ancak örgütlü bir sivil toplumla oluşturulacağına, bireylerin ancak sivil toplumda duygu ve düşüncelerini serbestçe ve baskı altında kalmaksızın ifade edebileceğine inanır, bunun için de sivil toplum yapılanmalarını destekler.

Sosyal Güvenlik

- Vatandaşların sağlığının korunması devletin asli görevidir. Öncelikle hastalık oluşmadan önü alınmalı, koruyucu sağlık hizmetleri yaygınlaştırılmalıdır. Anne ve çocuk sağlığına özen göstermeyi teşvik eden yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Hastanelerin sayısı arttırılarak sürekli modernize edilmeli, tıp alanında ar-ge çalışmaları teşvik edilmelidir.

-Partimiz tüm bireylerin sosyal güvenlik sistemi içinde sağlık hizmetlerinden yararlanmaları için mücadele eder.

- Bedensel veya zihinsel engellilerin kimseye muhtaç olmadan toplumsal hayata entegresyonu, kamu hizmetlerinden eşit şekilde yararlanmaları için devlet yasal düzenlemeleri yaparak gereken tüm tedbirleri almalıdır.

Ülke Güvenliği

- Partimiz zorunlu askerlik uygulamasına karşıdır. Vicdani ret hakkının yasal güvence altına alınması için mücadele eder. Ayrıca ulusal güvenliğin sayısal olarak küçük ama donanımıyla etkili profesyonel kadrolarca karşılanmasını savunur.

İş Güvencesi

Geçim maksadıyla kendi işini kurmak da, bir yerde ücretle çalışmak da saygındır. İşverenlerin keyfi işten çıkarmaları veya devlet yönetimindekilerin aldıkları yanlış kararlarla, işveren, devlet ve çalışanlar arasındaki ahengi bozması kabul edilemez. İş güvencesi yasayla teminat altına alınmalıdır.