A.Murzakan:Adığe hekuj-Çerkesya Toplumsal Örgütü Başkanı-Nalçik
Rusya’nın yerel yönetimlerindeki yöneticilerin son dönemde Rusya ve Türkiye arasında ki mevcut kriz dalgasında Kremline verdikleri destek maalesef fanatizme dönüşmüştür.
Bu kapsamda Rusya Federasyonuna gelen veya bulunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yapılan baskı ve hak ihlalleri(Türkiye'ye uygulanan yaptırımlar da dahil olmak üzere) kanunlara uymamaktadır. Belki toplumun bazı kesimlerince yapılan bu uygulamalar vatanseverlik olarak değerlendirilse de, aslında bu uygulamaları yapan kurumların yöneticileri yaptıkları yolsuzluk ve rüşvet faaliyetlerini vatanseverlikle örtme çabasındadır.
Türkiye devletine yönelik uygulamaya konulan ekonomik yaptırımlar, Rusya Federasyonu içinde bazılarına Türk vatandaşlarının haklarının gasp edilmesine ve bu kişilere tacize varan eylemleri için bir fırsata dönüşmüştür.
Tüm bu yanlışlıklar yüzünden uygulamaya konulan ekonomik yaptırımlar dışında kalan Türk iş dünyasının temsilcileride maalesef hukuki bir kargaşanın içinde bırakılmışlardır.
Bu yapılanlar Rusya yı daha onurlu bir ülke yapmamaktadır. Modern bir devlet yapısında kişilerin seçme hakkı tartışılmaz bir haktır. Ülke olarak, bir taraftan Batıyı çifte standartla suçlarken diğer taraftan kendi ülkemizde bu şekil uygulamalar sebebiyle çifte standarlar uygulamaktayız.
Rus-Kafkas savaşı sonuçları sebebiyle Rusya dışında oluşan Çerkes Diasporasının en fazla olduğu ülke Türkiyedir. Türkiye de Çerkes Diasporasından başka Tüm kafkasya halkından olan diaspora da yaşamaktadır.
Güney Rusya‘yı çeşitli sebeplerle ziyaret eden yada bu bölgede yaşamakta olan TR vatandaşlarının büyük bir çoğunluğu aslında etnik olarak Türk kökenli olmayıp daha önce Rus kafkas savaşı sonuçları sebebiyle anavatanlarından sürgün edilmiş kişilerin torunlarıdır.
Kuzey kafkasya da Stavropol, Krasnodar, Adıgey vb. Bölgelere gelen bu insanlar aslında kendi anavatanlarına gelmektedir. Rusya Federasyonunun içinde yaşayan biz Çerkesler olarak devletin resmi hukuk statüsü o şekilde kabul etmemiş olsada Diasporadaki bu insanları kendi yurttaşlarımız olarak görüyoruz.
Bu yüzden bu bölgelerde bu insanlara yapılan kanun dışı baskılar ve tacizler tarafımızdan kabul edilemez.
Yine bu çerçevede en son Eğitim ve kültür alanında Türkiyedeki Çerkeslere yönelik çalışma ve ilişkilerin kesintiye uğratılmasını çerkeslerin çıkarlarına ihanet olarak değerlendirmekteyiz.
Bugün kesintiye uğratılmış bu ilişkiler tarafımızdan 20 yılı aşkın süre zarfında sağlanmış ilişkilerdir. Ancak tüm bu konulara aslında çok da uzak olmayan bazı yetkililer sırf üst makamlarca sırtları sıvanacak diye bu uzun yıllardaki emeğin neticesinde oluşturulmuş ilişkileri bir çırpıda yıkmaya hazır gözükmektedir.
Ancak unutulmamalıdır ki daha bir ay öncesinde Türkiye Cumhuriyeti Rusya Federasyonunun stratejik ortağı pozisyonundaydı. Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında vizesiz dolaşım rejimi uygulanmakta Türkiyeden geçecek gaz boru hattı gündemdeydi. Milyonlarca turistimiz Türkiye’ye gitmekteydi, milyarlarca dolar ticaret hacmimiz mevcuttu. Rus istihbarat kaynaklarınca açıklanan 2 yıllık ‘’Erdoğan IŞID petrol ilişkileri’’ süresince (!) Ankara ile olan pozitf ilişkiler tüm hızıyla sürmekteydi.
Diğer taraftan Rusya Federasyonu devlet başkanımız en son Federasyon Konseyindeki yılsonu konuşmasında, Rusyalıların, Rusya Federasyonu ve Türkiye Cumhuriyeti devleti arasındaki bu devletler arası krizle Rusya ve Türkiye halkları arasındaki ilişkilerle karıştırılmamasını istemiş, bu krizin Rusya ve Türkiye halklarının arasındaki mevcut dostane ilişkilere yansıtılmamasını istemişti.
Görüldüğü kadarıyla yerel yönetimlerdeki biraz önce kanunsuz uygulamaları yapan bu yetkililer devlet başkanımızın bu konuşmasını dinlememişlerdir. Politik trende uyup kendi üst makamlarının sırtlarını sıvazlama beklentileri içinde herşeyi yapma niyetindedirler.
Tüm bunların ışığında ülkemizin vicdanlı insanlarına sesleniyoruz. Lütfen tüm bu olup bitenlere seyürci kalmayınız. Kanuni bütün haklarımızı kullanarak bu uygulamalara karşı gelelim. Bugün Türkiyeli çerkeslere yapılanlar yarın bize de yapılabilir. Diğer taraftan Rusyalı Çerkesler olarak, Diasporadaki soydaşlarımızın hukuki zeminde soydaşlık statüsünü kazanmasını sağlamaya çalışmak zorundayız. Diasporadaki Çerkesler bugünkü yeni Rusyaya karşı her zaman dostane duygularla yaklaşmış olmasına rağmen bu kendini bilmez yöneticiler yüzünden bu dostane duygular düşmanlığa dönüşme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Zaten Jepolitik durum sebebiyle Rusya günden güne uluslararası müttefiklerini kaybetme ve düşmanlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bu dönemde, bu güne kadar her zaman dost olmuş dünya Çerkes kamuoyunu da kendisine düşman etmemelidir.
Adığe hekuj-Çerkesya Toplumsal Örgütü Başkanı
Murzekan Abubekir
Kaynak: http://www.natpressru.info/index.php?newsid=10071
Çeviri : Кушу Ф.
Cherkessia.net, 8 Aralık 2015