Rus hareketi lideri Nikolai Khokhlachyov (soldaki) 2013 yılı.
Karaçay-Çerkes’te kamusal figürler cumhuriyetin siyasal düzeni aleyhine pek konuşmazlar.Rus kökenli aktivist Nikolai Khokhlachyov’un Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yönetiminin başı Sergey İvanov’a yazdığı açık mektup bu bağlamda çok ilginç.
Valery Dzutsev, 15 Haziran 2015
Karaçay-Çerkes’te kamusal figürler cumhuriyetin siyasal düzeni aleyhine pek konuşmazlar. Rus kökenli aktivist Nikolai Khokhlachyov’un Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yönetiminin başı Sergey İvanov’a yazdığı açık mektup bu bağlamda çok ilginç.
Khokhlachyov İvanov’a yaptığı çağrıda “halklar arasında uyum ve sukunetin güçlenmesi için” boş olan Karaçay-Çerkes Yüksek Mahkemesi başkanlığına Rus kökenli bir memuru atamasını istedi. Etnik Rus örgütü “Rus” lideri Khokhlachyov’a göre Karaçaylar başta Rus kökenliler olmak üzere diğer halkların zayıflaması pahasına güçleniyor (Politika09.com, 8 Haziran).
Karaçay-Çerkes’te yapılan “Rus” konferansına katılan aktivistler etnik Ruslar’ın durumunun alarm verdiğini söylediler. Khokhlachyov Ruslar’ın cumhuriyeti terk etmeleri için yapılan baskılara özellikle işaret etti. Ayrıca memuriyete alımda etnik Rusların uğradığı ayrımcılığa dikkat çekti.
Khokhlachyov Nezavisimaya Gazeta’ya verdiği söyleşide etnik Rusların Karaçay-Çerkes’ten göç etmesinde cumhuriyetin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik krizin etkili olduğunu kaydetti. Çok sayıda sanayi işletmesi kapanmış, etnik Ruslar iş bulmak için Rusya Federasyonu’nun başka bölgelerine taşınmışlardı.
Sadece başkent Çerkesk’te 25.000 kişi işini kaybetmişti. Rus aktiviste göre daha önemlisi, resmi makamlar işe alımda sülalecilik yapıyorlar. Khokhlachyov “eğitim, sağlık ve tarım bakanlıklarının yönetim kademelerinde hiç etnik Rus yok. Diğer resmi kurumlarda 20 müdürden sadece dördü Rus kökenli. Karaçay-Çerkes yönetimi tek-etnili” diyor. Etnik Ruslar için tek sorunun üst yönetimde yeterince temsil edilmemek olmadığını, alt kademede durumun daha da kötü olduğunu sözlerine ekliyor (Nezavisimaya Gazeta, 2 Haziran).
Karaçay-Çerkes’in nüfusu yarım milyonun altında. Buna karşılık Kuzey Kafkasya’da etnik çeşitliliği en yüksek cumhuriyetler arasında. Nüfusun yüzde 41’ini Türk-dilli etnik Karaçaylar, ikinci sıradaki etnik Ruslar yüzde 31, etnik Çerkesler yüzde 12, Çerkesler ve Abhazlarla akraba olan Abazinler yüzde 8, bir başka Türk-dilli halk olan Nogaylar yüzde 3’lük kısmını oluşturuyor.
Son Sovyet nüfus sayımının yapıldığı 1989 yılında cumhuriyet nüfusunun yüzde 42’sini etnik Ruslar, yüzde 31’ini etnik Karaçaylar meydana getiriyordu. Karaçay-Çerkes etnik Rusların çoğunlukta olduğu Stavropol bölgesine bağlıydı. Karaçaylar ve diğer Rus-olmayan halkların oranı daha da düşüyordu. Karaçay-Çerkes 1990 yılında Stavropol bölgesinden ayrıldı ve Rusya Federasyonu içinde ayrı bir cumhuriyet oldu.
Rus aktivistin şikayetleri haklı gibi görünse de durum çok daha karmaşık. Yerel hükümetin Karaçay egemenliği altında olmasına karşılık cumhuriyetteki federal kurumlara her zaman etnik Ruslar hakim. Aralarında Karaçayların da olduğu Rus-olmayanlar Rusların çoğunlukta olduğu bölgelere taşındıklarında düzenli olarak ayrımcılık yaşıyorlar. Rus medyası etnik Rusların Kuzey Kafkasya’da karşılaştığı kötü muameleyi haber yapıyor ama Kuzey Kafkasyalıların Rus bölgelerinde ve kendi cumhuriyetlerinde uğradıkları ayrımcılık karşısında suskun kalıyor.
Khokhlachyov Karaçay-Çerkesli Rus-olmayanların tarafsız yargıçlık yapamayacaklarını iddia ediyor. “Mahkeme gibi kurumların başına Rusya’nın başka bölgelerinden etnik Ruslar getirilmeli. Yerel halkların temsilcilerinin bana hak vereceklerine inanıyorum. Yargıda kayırmacılığın önüne böyle geçilebilir” diyor (Nezavisimaya Gazeta, 2 Haziran).
Etnik Rusların Karaçaylar veya Çerkesler’den daha iyi yargıç olduklarına ilişkin bilimsel bir kanıt yok Etnik Ruslar da kayırmacılık yapar. Yerli yargıçların dışarıdan gelecek meslektaşlarından daha fazla saygı göreceği ileri sürülebilir. Ama bu, Karaçay-Çerkes’teki tüm yargıçların dürüst olduğu anlamına gelmiyor. Aslında yargıda yolsuzluk ciddi bir sorun. Dışarıdan iyi eğitimli tarafsız yargıçların getirilmesi faydalı da olabilir. Ne var ki mevcut koşullar altında etnik cumhuriyetler bu “yardımı” haklarının biraz daha baskılanması olarak algılarlar.
Moskova Karaçay-Çerkes ve diğer Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerindeki durumu iyileştirmek için yerli halka ikinci sınıf yurttaş muamelesi yapmaktan vazgeçmek, daha fazla hak ve sorumluluk vermek zorunda. Oysa Kuzey Kafkasya cumhuriyetleri kendi başlarını seçmek gibi temel haklarından yoksun bırakılıyorlar.
Etnik Rus bölgelere nazaran iç işlerinde daha fazla özerkliğe sahip olması gereken cumhuriyetlerin daha az seçme hakkına sahip olmaları ironik bir durum. Dolayısıyla kamusal alan cumhuriyetlerle Moskova arasında yıpratıcı bir rekabete sahne oluyor. Federal hükümetten dışlanan cumhuriyetler yerel düzeyde olabildiğince güç elde etmek istiyorlar.
Çeviri : Dr. Ömer Aytek Kurmel