İstanbul'da 21 Ağustos 2014 tarihinde Galatasaray Lisesi önünde toplanan Çerkes Sivil Toplum kuruluşları, Rus Konsolosluğuna yürüyerek, RF'yi protesto ettiler.
Çerkesya'da sivil ve faili mechul ölümleri protesto etmek üzere akşam saat 20.00.'da toplanmaya başlayan Çerkesler, saat 21.00'da Konsolosluğa doğru yürüyüşe geçtiler.
En son Nalçık yakınlarında, ne ve kimler tarafından öldürüldüğü belirlenemeyen Çerkes/ Adığe gazeteci, yazar ve aktivist Timur Huaj'ın ölümü, Çerkesler için bardağı taşıran son damla oldu.
Çünkü Çerkesler biliyor ki Çerkesya ve Kafkasya bölgesinde bir silah dahi Rus İstihbaratının bilgisi dışında ateşlenemez. Ruslar bölgedeki hiç bir halkı kımıldatmıyorlar bile. Yerel kolluk kuvvetleri, Faşist bir devlet neler yaparsa onları yapıyor ve uyguluyor.
Bu cinayet doğrudan devlet ya da devlet desteği ile işlenmiş olmalı. Çerkes halkı en azından böyle düşünüyor. Ortada büyük bir güvensizlik sorunu var. Devlet bu cinayeti işliyorsa, o ülkede Devlet Terörü var demektir. Eğer devlet işlemediyse bile yurttaşlarının güvenliğinden birinci derecede sorumludur. Üstelik kimsenin kılı bile kıpırdayamadığı bir ülke ve bölgeden söz ediyoruz; Rusya Federasyonundan.
Farklı Çerkes kurumlarının destek verdiği yürüyüşte, coşkulu kalabalık sloganlar eşliğinde konsolosluğa doğru yürüdüler. Ardından bir basın açıklaması yaparak, eyleme son verdiler. Böylece eylem olaysız sona ermiş oldu.
Ancak İstiklal caddesinde yürüyen binlerce insanın ve turistin de dikkatleri Çerkes sorununa çekilmiş oldu. Çok sayıda turist ve yurttaş, gelerek eylemin ne amaçla düzenlendiğini sordular. Bir çoğu eyleme destek verdi ve desteğini yürüyüş kollarına katılarak da gösterdi.
Annesi yanında olan ve kendisini, de işaret ederek anneannesinin Abhaz olduğunu gururla söyleyen bir Gürcü genç ise katılımcılara destek olduklarını belirterek, Gürcüstan'ın Anaklia kentinde Çerkes Soykırım anıtının açıldığını, Çerkes sorununu bildiklerini ve Çerkes halkını desteklediklerini söyledi.
Haber Yorum: Semih Akgün- İstanbul
Fotoğraf: Pşığuse Teknur Başok
